Son yıllarda et yemenin kanseri tetikleyebileceğini düşünen Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’ne karşın Kırmızı Et Sanayicileri ve Üreticileri Birliği et yemenin kanserle kesin bir bulgunun olmadığını savunuyor.
Yaptıkları açıklamalarda özellikle etin besin değerine vurgu yapan birlik, et grubunu riskli göstermenin eksik bir açıklama olduğunu düşünüyor. Yazılı açıklama da ise “En önemli faktör etin pişirme şeklidir. İşlenmiş et ürünlerinde ise pişirmenin yanı sıra kullanılan katkı maddeleridir. Ülkemizde son yıllarda yapılan düzenlemelerle et ürünlerinde kullanılan nitrat ve nitrit gibi katkı maddelerinin düzeyinde ciddi azalmalara gidilmiştir. Yapılan açıklamada etin veya et ürünlerinin fazla tüketilmesinin riski arttırma ihtimalinin olduğu belirtilmektedir. Et ve et ürünlerinin tüketimi ülkemizde sanıldığı kadar yüksek değildir. Yeterli ve dengeli beslenme için et ve et ürünlerinin diyette bulunması gereken "önemli bir ürün grubu" olduğu da vurgulanan açıklamada, "Et, protein miktarı ve kalitesi, B grubu özellikle de B12 gibi vitaminleri, demir ve çinko gibi mineral maddeleri ile insan beslenmesinde önemli rol oynamaktadır. Et, diyette yer alması gereken önemli bir gıda maddesidir. Diyetten kırmızı etin çıkarılması kanser dahil pek çok hastalık açısından risk oluşturabilir" denildi.
Bir diğer değinilen konu ise et yeme miktarı oldu. Savunulan düşünce, her besin gibi etin de fazlasının zarar olduğu bu nedenle yenilen miktara dikkat edilmesi gerekildiği. Ancak, büyüme çağındaki çocukların gelişimi, bireylerin de dengeli beslenmesi ve etten sağlanacak gerekli vitaminleri almasının şart olduğu vurgulandı. Sadece miktarın da değil, etin pişirilme miktarının ve şeklinin de büyük bir önem arz ettiğine değinildi. Çok miktarda pişen et yapısını bozmakta, ve kömürleşmiş et insan sağlığı için zararlı kanserojen maddeler açığa çıkartabileceği, bundan ötürü de yenilecek olan etin sağlık açısından uygun işlemlerden geçirilmesinin önemli olduğu söylendi.
Temel besinlerimizden biri olan kırmızı etin, insanlar için yeteri miktarlarda alınıp, uygun şekilde hazırlanmasının önemli olduğu da bir çok sağlık uzmanının ortak görüşü. Günümüz Türkiye’sine bakıldığında etin kilogram fiyatının aşırı yüksek olması da göz önüne alınırsa, insanların belki de vücutlarına alması gerekenden daha az et yediği düşünülüyor. Bu nedenle, bize oranla daha fazla et tüketen A.B.D ve Avrupa Birliği ülkelerine bakıp, yaşam şartlarını inceleyip bir rapor sunmanın doğru olmayacağı düşünülüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder